#2 Bu Kadar Soğuk Olmak Zorunda mı?
Bu Kadar Soğuk Olmak Zorunda mı?
Patagonya kıyılarında güneye yolculuğumuzda, rotanın oldukça dışında olsa da pas geçmek istemediğimiz yer tabii ki Buenos Aires.
Bir haftadır Uruguay’da hazırlık peşindeyiz ama gözümüz de hep hava durumunda. Bu yolculukta havayı iyi takip etmek ve rüzgara karşı motor yapmadan yelkenin tadına varmak öncelikli hedefimiz.

Bizim için hazırlık, her zaman hazır olmak demek
Kolayımıza gelen ilk rüzgarda halatları çözmeye hazırız. Zaten tekne 6 aydan uzun süredir Uruguay’da ise sahil güvenlik denetiminden geçmeden Uruguay içerisinde liman değiştiremiyor. Biz de açıkçası böyle bir sürece girmek istemiyoruz.
Rotamızda Arjantin ve Uruguay’ı birbirinden ayıran plata nehrinin deltasında seyir var. Haritadan bakınca denizin uzandığı bir körfez gibi görünüyor aslında denize ulaşan nehirlerin deltası.
Poseidon bize iyi davranıyor
İlk seyrimizde belli ki Poseidon’un parmağı var, bize iyi davranıyor. Ana karanın doğusunda, Atlantik üzerinde oluşan bir yüksek basınç sisteminin etekleri Piriapolis’i yalayarak Plata Nehri’nin deltasında doğru devam ediyor. Gökyüzü açık, rüzgar stabil.
Bizim için bundan daha iyi hava olmaz deyip çıkış işlemlerini yaptıktan sonra limandan ayrılıyoruz ve yelkenleri basıyoruz.
Sahilin 10 mil açığına çıktıktan sonra beklediğimiz gibi hava tazeliyor ve 18-20 bandına oturuyor. Garcia, Passoa 50’de şova başlıyor ve neden gözde olduğunu gösteriyor.
Uçuyoruz: Salmasız seyir
İlkler hiç bir zaman unutulmaz, salmasız ilk seyrim de tabii ki unutulmazdı. Salmayı da kaldırınca tadından yenmez oldu seyir. Cenova bile kullanmıyoruz, hafif yankee kesim yelkenimiz var ama bu bile tekneyi uçurmaya yetiyor.
Max 12.2 knot hızı yakalıyoruz.
Gemi kanalından atıldık
Ortalama 9 knot hızlara ulaşınca gün batımında Plata Nehri’nin platosunun ağzındaki kanal girişine ulaştık. Nehir alüvyon taşıdığı ve güçlü gelgitler olduğu için ideali taranmış kanalda seyir yapmak.
Gün batımıyla tazeleyen rüzgarın etkisi ve kanalın dışında haritada görünen derinliklere çok da güvenemediğimiz için ana yelkeni indirip cenova ile devam etmeye karar verdik. Sadece cenova beklediğimizden daha yoğun olan gemi trafiği arasında kanalda manevra kabiliyetimizi artıracaktı. Ki öyle de oldu.
Gemi trafiği bizden sorulur
Marmara Denizi’nde ve özellikle İstanbul Boğazı’nda gemilerle köşe kapmaca oynamaya alışkın olan bizlerin kıvraklığı Arjantin sahil güvenliğini kısa sürede endişelendirdi. Nazikçe kanalın dışına çıkarıldık.
Sonradan Buenos Aires’te Arjantin Yat Kulüpteki arkadaşlarla konuşunca öğrendik ki özellikle salmayı kaldırdığımızda derinlikte sıkıntı yokmuş ve Montevideo burnundan direk Buenos Aires’e, limana son 10 mile kadar rota tutmak mümkünmüş.
Yine de işi her zaman kitabına göre yapmak iyidir.
Soğuk, çok soğuk
Çok uzun süredir bu kadar soğukta yelken yapmadığımız için ilk gece soğuk içimize işledi. Tropik iklimin çocukları olmuşuz biz. Kat kat giyinmemize rağmen özellikle sabaha karşı buz kestik.
Ben tek başıma seyirdeyken de çay ya da kahve tüketmem, sadece sıcak su ya da zencefilli sıcak su içerim. Bu seyirde de aynı yöntemi uygulayıp bolca hareket ederek enerjimi yüksek tuttum. Bu kadar soğuk olmak zorunda mı?
Bazı limanlar unutulmaz
Bazı limanlara yaklaşmak değişik ve heyecanlı bir tecrübe olur. Her gün yeni bir limana yanaşan insanlarsınızdır ama bu sefer uzun süredir ilk defa yeni bir yere gelmiş gibi hissettirir. Son 5 mil aklınızda her anı ile yer eder. Buenos Aires’e yaklaşmak ve Arjantin Yat Kulüp’ün kapısından içeriye uzanmak da öyle bir tecrübeydi. Şehrin kokusunu içime çektim.
Buenos Aires büyüleyici bir şehir, resmen tutulduk ama maalesef bir haftadan fazla kalmayı planlamıyoruz. Onun için de şehir merkezine yakın Arjantin Yat Kulüp ya da Madero Marina opsiyonlarını değerlendirdik. Arjantin Yat Kulüp yabancı denizcilere nazik bir karşılama olarak 2 gün ücretsiz konaklama veriyor. Seçimimiz net.
Arjantin Yat Kulüp: Burası yaşıyor
Kulüp arı kovanı gibi. Hareket hiç durmuyor. Biz tam dingi rampasının yanında parmak pontondayız. İlk önce optimistler, sonra lazerler, katamalaranlar ve 29er’lar denize çıkıyor. Kulübün diğer tarafında da benzer bir trafik one design teknelerde var.
Gözlerimize inanamıyoruz
Burası küçücük bir marina. Yine de tüm tekneler marinanın içerisinde yelken seyri yapıyor, marinaya yelkenle girip yelkenle çıkıyor. Marinanın içinde pontonuna asimetrikle kavançe ata ata giden bile var. Sanki bizim için hazırlanmış özel bir şovun parçası hepsi.
Üzerimizda kat kat kıyafet kokpitte titrediğimiz ilk gece seyrimiz aklımıza gelince nereden buluyorlar bu kadar enerjiyi diye düşünmeden edemiyoruz.
Bize sorarsanız hava buz, deniz buz ama belli ki onları hiç bir şey durduramaz.
Büyük ihtimal onlar da bize bakarken, güzelim Akdeniz dururken bu deliler burada neyin peşinde diye düşünmüşlerdir.


SOLEDAD HİKAYELERİ
Uruguay’dan başlayıp Şili’nin çetin sahillerine uzanan sıradışı bir yelken macerası serisi Soledad Hikayeleri’ne hoşgeldiniz. Yelkenciler’in Everest’i, dünyanın en zorlu rotalarından birinde Cape Horn’a ulaşmak için yola çıkan maceraperest bir kadın, eşi ve yakın arkadaşlarının hikayesini kaçırmayın.
BEN KİMİM?
Başak, açık deniz yelkencisi, maceraperest.
44 yaşında, 2022’de yaptığım 24 günlük solo Atlantik geçişi ile hayallerime ulaştım.
Ve şimdi yeni bir macera için, Cape Horn!a ulaşmak için yelken açtık. Bir nevi denizciliğimizin, öğrendiklerimizin testi; Patagonya sularında kimi zaman merhametsiz rüzgarlar ve sert akıntılarla mücadele.
Seyahatimizle ilgili detayları elimden geldiğince düzenli Soledad Hikayeleri’nde paylaşmaya çalışacağım. Yazılarımda paylaşma fırsatı bulamadığım bir çok detayı, o anki hislerimize dair videoları Youtube kanalımız Sailing Istanbul’da bulabilirsiniz. Aktüel paylaşımlar için @basakmireli ve @soledadmarinetextile adreslerini takip edin.
Video galerisi
#105 - Hava Buz Gibi: Güney Atlantik'te Seyir